Enflasyonla böyle mi mücadele ediliyor?

Enflasyonla mücadelede 1.5 yıl geride kaldı. 2025 yılı kritik bir yıl olarak görülüyor. Enflasyonla mücadeleye nasıl devam edileceği, faiz politikasının nasıl ilerleyeceği gibi pek çok soru peş peşe geliyor. 

İktidar enflasyonla mücadele adı altında başlattığı dezeflasyon sürecinde sadece sabit ve dar gelirlilerin ücretlerinde oluşacak artışları kısıtlamaya gitti. Yeniden değerleme oranı hemen hemen aynen uygulandı. Şimdi de geçen yıl en fazla artış yapılan eğitim alanında sınırlama getirildi. Tabi buna ne kadar sınırlama denilirse…Yüzde 54.8!

2025 yılı ile birlikte hayatımızda iğneden ipliğe tüm ürünlere yüzde 43.93’lük yeniden değerleme oranında artışlar yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan vatandaşı en çok ilgilendiren motorlu taşıtlar vergisinde (MTV) yeniden değerleme oranının indirimli uygulanma yetkisi kullanmadı. Geçmiş yıllarda bu oranı yüzde 50’lilere varan oranlarda indirimli uygulama imkanı getiriyordu. Şimdi aynen yüzde 43.93’lük artış devreye girdi. Bunlar sabit ve dar gelirlinin harcama kalemleri arasında yer almıyor muydu?

Bu arada hatırlatalım. Zamlı tarife hemen uygulamaya girdi ve bu ay sonunda MTV’yi yatırmak zorundasınız.

Yanı sıra alkollü ürünlere, sigaraya gelen artışlar da cabası. Akaryakıtta enflasyonla mücadeleye destek verildiği söyleniyor ama yüzde 6’lık vergi artışı yapıldı bile.

Dahası 2024 yılında enflasyonu tetikleyen kalemlerin başında yüzde 91,64 ile eğitim harcamaları ve aralık ayı itibariyle yüzde 58,51 oranında kiralardaki gerçek artışlar geldiği halde, iktidar gözünü sabit ve dar gelirlinin kazancına dikmeyi tercih etti. Tüm bunların yaşandığı süreçte memur ve memur emeklilerine yüzde 11.54, SSK ve Bağ Kur emeklilerine de yüzde 15.75 artışın uygun görüldüğünü de hatırlatmak istedim.

Ayrıca eğitimin enflasyonu artıran önemli bir unsur olduğu bilindiği halde Milli Eğitim Bakanlığı geçtiğimiz günlerde açıklanan enflasyon rakamları ile formül uygulandığında 2025-2026 Eğitim Öğretim Yılı’nda özel okulların yapabileceği zam oranı yüzde 54.8 olarak neden belirledi?

Halbuki 2024 yıl sonu enflasyonu yüzde 44.38 oldu. Merkez Bankası’nın bu yıl için tahmini ise yüzde 21. Yüzde 54.8’lik zam nasıl açıklanabiliyor?  Hani enflasyonla mücadele nerede?

MEB’e ve Hazine ve Maliye Bakanına sorsak “Yönetmelikte fahiş fiyat artışlarının önüne geçebilmek için kademe geçişlerine yönelik, ‘Okullar tarafından kademe başlangıçları için belirlenen öğrenim ücretlerinde fahiş oranda artış yapılamaz’ savunması mı yapılacak vatandaşa?