Havayı ısıtacağımıza 650 milyon dolar kazanabiliriz!

 

Sanayi, termik santraller ve ticari binalarda ortaya çıkan ve havaya salınan atık ısıdan yılda 650 milyon dolar kazanç sağlanabileceği, 3,8 milyon hanenin ısınma ihtiyacının karşılanabileceği hesap edildi. Bu tasarrufla yılda 4 milyon binek türü aracın yarattığı karbon emisyonunın da önlenebileceği de ortaya çıktı.

4T Platformu (Temiz Çevre, Temiz Enerji, Temiz Tarım, Temiz Beslenme Platformu) Başkanı, Yenilenebilir Enerji Uzmanı Ali Rıza Öner, sanayi, termik santraller ve ticari binalarda ortaya çıkan atık ısının ekonomiye nasıl kazandırılması gerektiğini anlattı. Öner, sanayi bacaları ile AVM, hastane, otel gibi yoğun enerji tüketen işletmelerin bacalarına kurulacak eşanjör adı verilen sistemle bu ısının ekonomiye kazandırılabileceğine dikkat çekti.

Konunun orta vadeli programda da yer aldığını hatırlatan Öner, “Orta Vadeli Program’da (OVP) Türkiye’nin ısı potansiyelinin değerlendirilmesi ve atık ısının kullanılabilmesi için ısı arzına yönelik mevzuat düzenlemesinin 2024 yılı ikinci çeyreğinde tamamlanması hedeflendi” hatırlatması yaptı.

650 milyon dolar kazanç için 2,4 milyar dolar yatırım gerekiyor

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından “Türkiye Atık Isı Potansiyeli Değerlendirilmesi Projesi” geliştirildiğini böylece atık ısının ekonomiye kazandırılmasının sağlanacağını dile getiren Öner, “Türkiye’de atık ısı potansiyelinin dağılımına bakıldığında yüzde 42’sinin sanayide, yüzde 40’ının termik santrallerde, yüzde 18’inin ise ticari binalarda oluştuğu görülüyor. Toplam teorik atık ısı potansiyeli yıllık 160 bin terajoule (TJ) olarak hesaplanırken, teknik atık ısı potansiyelinin geri kazanımı ile ulaşılabilecek tasarruf yıllık 650 milyon dolar, bunun için ise tek seferlik 2.4 milyar dolar yatırım yapılması gerekiyor” tespiti yaptı.

Atık ısının ekonomiye kazandırılması ile aynı zamanda emisyon azaltımı ile yılda 4 milyon binek aracın trafikten kaldırılmasına denk gelecek bir hava temizliğini beraberinde getirileceğini kaydeden Öner, “Atık ısı ile yaklaşık 3,8 milyon evin ısıtma ihtiyacını karşılamak mümkün olacak” diye konuştu. Öner şöyle devam etti:

“Türkiye’de birçok kömür ve doğalgaz yakıtlı termik santral mevcut. Burada gerek katı yakıtlar, gerekse gaz yakıtlar kazanda yakılarak buhar elde ediliyor. Elde edilen buhar ise buhar türbininden geçirilerek elektrik üretiliyor. Buna rağmen bir atık ısı elde ediliyor ki buna ‘çürük buhar’ deniyor. Bunu termik santrallerin bacalarında, sanayide özellikle demir-çelik ve çimento fabrikalarında, ticari binalarda ise AVM, hastane ve otellerin bacalarında görmek mümkün. Yoğun enerji harcanılan yerlerde bacadan yoğun bir çürük buhar salınıyor. Bacalara kurulacak eşanjör adı verilen bir sistemle bu buharı ekonomiye kazandırmak mümkün. Eğer ilgili tesis yerleşim alanlarına yakınsa kurulacak bir hat ile buradaki ısı konutlara verilebilecek. İlgili tesis yerleşim yerlerine uzak bir yerde ise yakınlarına büyük sera kurularak entegre tarım yapılabilecek.”

Türkiye’nin 11 ilinde katı atık işletme tesisi bulunan ITC olarak katı atık entegre tesislerinde biyogazdan enerji ürettiklerini hatırlatan Öner, “Biyogazı elektriğe çevirirken biyogaz jeneratörü kullanmaktayız. Elektrik üretirken açığa çıkan iki tane ısı vardır. Bunlardan birincisi radyatör suyudur ki bunu tesisimizde proseste kullanmaktayız. Diğerinde ise bacadan çıkan gazın ısısını buhara çeviriyoruz. Bunu bazı tesislerimizde bölgesel ısıtmada kullanırken Ankara ve Eskişehir tesislerimizde tarım seramızda kullanıyoruz. Antalya tesisimizde ise baca gazını atık ısı kazanından geçirerek buhar türbininden de elektrik üretmeye başladık. Araştırmalarımıza göre dünyanın çalışan ilk ‘Çöpgazı Kombine Elektrik Santrali’ olma özelliğine sahibiz. Yaklaşık 190 milyon TL bir ek yatırım ile elektriksel verimimizi yüzde 10 artırarak (2 MW /h ), saatlik elektrik üretimimizi 20 megawatt’lar (MW) lar civarına çıkartmayı başardık. Tesisimizde termik olarak yüzde 92’lik bir verime ulaşarak çok ciddi karbon azaltımına gittik, bunun için çok gururluyuz” dedi.