09 Ekim 2023

Nihat Zeybekçi’nin gelişinin şifreleri!

 

Türkiye’de ekonomi kurmayları arasında enflasyon, maliyet ve faiz konusundaki tartışmaların fitilinin yeniden ateşleneceği düşünülüyor.


Geçtiğimiz hafta Ak Parti’nin 4. Büyük Olağanüstü Genel Kongresi yapıldı. Kongre sonrası Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK), Merkez Disiplin Kurulu, Siyasi Erdem ve Etik Kurulu ile Genel Merkez Parti İçi Demokrasi Hakem Kurulunun yeni üyeleri belirlendi.

Önemli isimlerin değiştiği yeni MKYK’daki değişimlerden biri de Nurettin Canikli’nin başında olduğu AK Parti Ekonomi İşleri Başkanlığı’na getirilen eski Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi oldu.

Zeybekçi’nin gelişi, geçmişte aynı kabinede bakanlık yapan Mehmet Şimşek ile enflasyon, faiz konusundaki tartışmaları akla getirdi.

Bu kapsamda Mehmet Şimşek’in ekonomide mali disiplin konusundaki duruşu ile Zeybekçi’nin enflasyonu ‘talep enflasyonu olarak nitelendirilmeyip, maliyet enflasyonu olarak nitelendirmesi’ ve faizlerin maliyetlere katkı verdiğine ilişkin görüşlerini akla geldi.

İkilinin ekonomi yönetimi konusundaki hassasiyeti, gözleri önümüzdeki günlerde ikili arasında yeni bir görüş ayrılığı oluşturup oluşturmayacağına çevirdi.

Ekonomi yönetiminde ağırlığı olan AK Parti Ekonomi İşleri Başkanlığı’na getirilen Zeybekçi’nin faiz konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile aynı görüşte olmasının, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in atacağı adımlar üzerinde nasıl bir etki yaratacağı artık daha yakından izlenecek.

Önümüzdeki dönemde olası gelişmelere örnek oluşturması için geçmişte yaşanılan bazı tartışmaları şöyle hatırlatalım.

MB’nin faiz artırımı

2014 yılında dönemin Merkez Bankası’nın faizi yarım puan indirmesine Başbakan Erdoğan oldukça sert bir çıkış göstermişti. Dönemin ekonomi yönetimi MB’nin bağımsızlığına vurgu yapmış, ekonomi kurumlarının ana ilkelerden vazgeçmemesi gerektiğinin dile getirildiği tartışmalarda dönemin Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’te bu görüşte olduğunu açıklamıştı.

O dönem ekonomi yönetiminde olup ancak aynı görüşte olmayanların başında ise Nihat Zeybekçi gelmişti. Bakan Zeybekçi, Türkiye’nin o tarihlerde gündemine oturan faiz tartışmasıyla ilgili; “Merkez Bankası faizler konusunda piyasalarda yönlendirici olmalı. Merkez Bankası'nı eleştirmeyeceğim ama, Başbakanın isyanını haklı buluyorum” sözleri ile tartışmaların odağına oturmuştu.

Zeybekçi’nin ayrıca enflasyona yönelik farklı bir yorumu olduğunu da gizlememişti. Zeybekci, “Türkiye'deki enflasyon talep enflasyonu değil, maliyet enflasyonu; faizler maliyetlere katkı veriyor. Gelecek enflasyon beklentisini alırsak reel faizin yüksek olduğunu, büyümeyi, istihdamı desteklemediğini düşünüyoruz. Faizler yüksek olduğu için sıcak para akışı da istenenden fazla bu da TL'nin istenmediği kadar değer kazanmasına neden oluyor" sözleriyle faiz konusunda net bir şekilde Şimşek ile ayrı düşündüğünü dile getirmişti.

Enflasyon sepetinde ne olmalı!

Mehmet Şimşek’in ekonomiden sorumlu başbakan yardımcısı olarak görev yaptığı o dönemde Ekonomi Bakanı Zeybekçi yine, yıl sonu enflasyon sepetinde gıdanın ağırlığının azaltılacağını açıklamıştı. Mehmet Şimşek bu açıklamaya karşı duruş göstererek, “TÜFE sepetindeki ağırlıklar hanehalkı anketleri ile belirlenir. Bir müdahale söz konusu değildir, asla olmayacaktır” sözleri ile ikili arasında ekonomiyi okuma ile ilgili bir farklılığı olduğunun işaretini vermişti.

Yıl 2015. Yine Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, yabancıya konut satışının döviz kazandırıcı hizmet kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine işaret etmişti. Konutder’in toplantısında Zeybekçi, “Türkiye’nin en önemli ihraç kalemlerinden, döviz gelirlerinden bir tanesi konut. Sektörün döviz kazandırıcı gelirler kategorisine alınmak kadar doğru bir isteği olamaz” değerlendirmesi yapmıştı. Zeybekci, Ekonomi Bakanlığı’nın bu konuda çok yoğun bir çalışması olduğunu belirterek, Maliye Bakanlığı ile konu üzerinde çeliştikleri noktalar olduğunu belirtmiş, bu konuda Mehmet Şimşek’in tam karşısında olduğunu ifade etti.

MB’nin kanunu da tartışma konusuydu

Türkiye siyasetinin ikilinin birlikte olduğu bir dönemde önemli gündem maddeleri arasında Merkez Bankası’nın kanunu da yer almıştı. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Merkez Bankası Kanunu'nun değişemeyeceğini ifade ettiği tartışmalara, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi kanunun değişmesinin 'tartışılabilir' olabileceği sözleriyle katılmıştı. Merkez Bankası tartışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulunan dönemin Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Merkez Bankası kanununda değişiklik öngörüp öngörmediklerinin sorulması üzerine “Bunlar tartışılmalı. Birçok ülkelerin merkez bankalarında sorumluluk sadece fiyat istikrarı değil, aynı zamanda büyüme, istihdam, dış ticaret dengeleri... Bu sorumlulukların Merkez Bankasına verilmesi tartışılmalı. Ben Merkez Bankasının bağımsızlığını, milli menfaatler anlamında sorumlulukları artırılmak kaydıyla, kesinlikle destekliyorum” değerlendirmesi yapmıştı.

Emekli maaşları düellonun fitili olacak

Önümüzdeki günlerde emeklilere verilecek ücret artışları önemli bir gündem oluşturuyor. Bu konunun Şimşek ve Zeybekçi ikilisi arasındaki ilk düellonun işaretlerinin görülebileceğine dikkat çekiliyor.

Bilindiği üzere IMF’nin geçtiğimiz günlerdeki Türkiye ziyareti sonrası hazırladığı raporunda Türkiye’nin ekonomisindeki iyileştirmelerin başladığına dikkat çekilmiş, önümüzdeki dönem ‘yüksek faiz düşük ücret’ politikasını sürdürmesi yönünde görüş dile getirilmişti.

Mehmet Şimşek’ten de geçtiğimiz haftalarda emekli zammı ve memur maaşı için ilginç bir sinyal gelmişti. Emekliye ek zam, en düşük emekli maaşı ve Cumhuriyet Bayramı İkramiyesi gibi konuların konuşulduğu günlerde Şimşek, maaşlara yapılacak zam oranlarının artık hedef enflasyona göre belirleyeceğini açıklamıştı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

cemilcahitsaracoglu.blogspot.com