MASAK’ta FG Çetesinin 2016 yılı 15 Temmuz’undaki darbe girişimine kadar 50-75 arası personel bulunuyordu. Mesela suç gelirlerinin aklanması ve terörizmin finansmanı ile mücadele süreçlerinin en önemli girdisini oluşturan şüpheli işlem bildirimi sayısı 2014 yılında 36 bin 483 iken 2015 yılında 74 bin 221’e çıkıyor. 2016 yılındaki darbe sonrası MASAK’taki 150 kadar yeni kadro yapılaşması ile şüpheli işlem bildirim sayısı 132 bin 570 adete ulaşıyor.
Darbe girişiminin ardından MASAK’a 81 il ve ilçe savcılıklarından binlerce soruşturma talimatı gelirken, yanı sıra 2014 yılından bu yana halkoyu ile seçilmeye başlanan cumhurbaşkanı adaylarına 2018 yılı seçimlerinde vatandaşlardan bağışta bulunanların da hesaplarının incelenmesi isteniyor.
Mesela 2014 yılında Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan için 55 milyon 260 bin 778 TL, çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu için 8,5 milyon TL ve HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş için ise 1 milyon 213 bin TL toplanıyor.
2014 yılı seçimlerinde adaylara bağış yapanlar, MASAK’taki personel eksikliği ve savcılık talimatlarının az oluşundan dolayı çok da detaylandırılmıyor.
Ancak 2016 darbe girişiminden sonra tüm güvenlik birimleri teyakkuza geçtiği gibi MASAK’ta mali işlemleri masaya yatırmak amacıyla yeni bir yapılanmaya gidiliyor. 150’den fazla personel alımı bu esnada oluyor.
Nitekim, 2018 seçimi ile ilgili cumhurbaşkanı adaylarına yapılan bağışların sahipleri ile ilgili savcılara ciddi ihbarlar geliyor. Bu kapsamda hakkında incelenme talimatı verilen kişilerden bazılarının FG Çetesi ile ilişki içerisinde olmadığını ileride ispat etmek amacıyla özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bağışlar yapmış olabilecekleri iddia ediliyor.
Savcıların dikkat çektiği kişiler hakkında mal varlığı soruşturması yapan MASAK gelen sorguları yeni aldığı bu ekiple derinleştiriyor.
Mesela YSK tarafından 24 Haziran 2018 seçiminde yapılan bağışlar incelendiğinde Recep Tayyip Erdoğan’a 18 yaşından küçük 748 kişiden 87 bin 546 TL, 866 ölü durumda olanlar adına 15 bin 71 TL, vatandaşlıktan çıkarılan 36 kişiden 22 bin 127 TL, bir tüzel kişi tarafından da 40 TL bağış yapıldığı saptanıyor.
MASAK da ikinci yazımızda “2010’lu yıllarda alındı ancak şimdi soruşturuluyor” dediğimiz bilişim sistemi üzerinden kendisine verilen talimatları sorguluyor. Sorgu öncelikle hakkında ihbar yapılan kişinin geçmiş işlemlerine bakılmasıyla yapılıyor. Bu nedenle de kişinin önce UYAP (Ulusal Yargı Ağı Projesi) kaydına bakılıyor. Sorgulanan kişinin geçmişteki ilişkili kişileri UYAP’ta çıkarsa, o zaman çaprazlama inceleme yapılıyor. O kişinin yaptığı para transferleri incelenirken, bir de cumhurbaşkanı adayına para girişi tespit edilince, oradaki “para transferi neden oluyor” diye de bakılıyor. Seçim kampanyası olduğu görülüyor. Cumhurbaşkanının şahsı adına açılmış bir hesaba para yatıran o şahısların da “UYAP’ta FETÖ ile bir ilişkisi var mı” diye sistem bakıyor. Sorgu denilen de bu.
Bu sorguların yapıldığı yer MASAK’ın Analiz Dairesi. Analiz Dairesi personeli bağış da bulunanları tararken, Cumhurbaşkanı Erdoğan adına açılmış banka hesabına da sorgu atılmış oluyor. Sistemin işleyiş şekli nedeniyle kişilerle ilgili tarama yapılırken bazen bir saat içerisinde 8-10 kez Erdoğan adına açılan hesaba sorgu atılmış olabiliyor.
Zaten 2020 yılında 115 personelin bir gece yapılan operasyonla göz altına alınmalarında, tarama yaparken bu kişilerin söz konusu hesaba yaptıkları sorguların ‘Erdoğan’ın mal varlığına bakma’ şeklinde düşünülmesi yatıyordu.
Savcılık, MASAK personelinin görevleri gereği inceleme yapmalarının normal olabileceğine kanaat getirilince serbest bırakılıyorlar.
Bir de gözaltına alınanların maliye bakanlığında ya da MASAK’ın bir başka biriminde çalıştığı dönemde inceleme geçirmedikleri ortaya çıkıyor. Bu kişiler MASAK’ın analiz dairesinde çalışmaya başlayınca, haklarında inceleme başlatılıyor.
Uzun lafın kısası, MASAK’ın eski defterlerinin neden yeniden açıldığı sorusu, Hazine Maliye Bakanlığı’nda herkesin kafasını kurcalıyor.
2014 yılı seçimlerinde adaylara bağış yapanlar, MASAK’taki personel eksikliği ve savcılık talimatlarının az oluşundan dolayı çok da detaylandırılmıyor.
Ancak 2016 darbe girişiminden sonra tüm güvenlik birimleri teyakkuza geçtiği gibi MASAK’ta mali işlemleri masaya yatırmak amacıyla yeni bir yapılanmaya gidiliyor. 150’den fazla personel alımı bu esnada oluyor.
Nitekim, 2018 seçimi ile ilgili cumhurbaşkanı adaylarına yapılan bağışların sahipleri ile ilgili savcılara ciddi ihbarlar geliyor. Bu kapsamda hakkında incelenme talimatı verilen kişilerden bazılarının FG Çetesi ile ilişki içerisinde olmadığını ileride ispat etmek amacıyla özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bağışlar yapmış olabilecekleri iddia ediliyor.
Savcıların dikkat çektiği kişiler hakkında mal varlığı soruşturması yapan MASAK gelen sorguları yeni aldığı bu ekiple derinleştiriyor.
Mesela YSK tarafından 24 Haziran 2018 seçiminde yapılan bağışlar incelendiğinde Recep Tayyip Erdoğan’a 18 yaşından küçük 748 kişiden 87 bin 546 TL, 866 ölü durumda olanlar adına 15 bin 71 TL, vatandaşlıktan çıkarılan 36 kişiden 22 bin 127 TL, bir tüzel kişi tarafından da 40 TL bağış yapıldığı saptanıyor.
MASAK da ikinci yazımızda “2010’lu yıllarda alındı ancak şimdi soruşturuluyor” dediğimiz bilişim sistemi üzerinden kendisine verilen talimatları sorguluyor. Sorgu öncelikle hakkında ihbar yapılan kişinin geçmiş işlemlerine bakılmasıyla yapılıyor. Bu nedenle de kişinin önce UYAP (Ulusal Yargı Ağı Projesi) kaydına bakılıyor. Sorgulanan kişinin geçmişteki ilişkili kişileri UYAP’ta çıkarsa, o zaman çaprazlama inceleme yapılıyor. O kişinin yaptığı para transferleri incelenirken, bir de cumhurbaşkanı adayına para girişi tespit edilince, oradaki “para transferi neden oluyor” diye de bakılıyor. Seçim kampanyası olduğu görülüyor. Cumhurbaşkanının şahsı adına açılmış bir hesaba para yatıran o şahısların da “UYAP’ta FETÖ ile bir ilişkisi var mı” diye sistem bakıyor. Sorgu denilen de bu.
Bu sorguların yapıldığı yer MASAK’ın Analiz Dairesi. Analiz Dairesi personeli bağış da bulunanları tararken, Cumhurbaşkanı Erdoğan adına açılmış banka hesabına da sorgu atılmış oluyor. Sistemin işleyiş şekli nedeniyle kişilerle ilgili tarama yapılırken bazen bir saat içerisinde 8-10 kez Erdoğan adına açılan hesaba sorgu atılmış olabiliyor.
Zaten 2020 yılında 115 personelin bir gece yapılan operasyonla göz altına alınmalarında, tarama yaparken bu kişilerin söz konusu hesaba yaptıkları sorguların ‘Erdoğan’ın mal varlığına bakma’ şeklinde düşünülmesi yatıyordu.
Savcılık, MASAK personelinin görevleri gereği inceleme yapmalarının normal olabileceğine kanaat getirilince serbest bırakılıyorlar.
Bir de gözaltına alınanların maliye bakanlığında ya da MASAK’ın bir başka biriminde çalıştığı dönemde inceleme geçirmedikleri ortaya çıkıyor. Bu kişiler MASAK’ın analiz dairesinde çalışmaya başlayınca, haklarında inceleme başlatılıyor.
Uzun lafın kısası, MASAK’ın eski defterlerinin neden yeniden açıldığı sorusu, Hazine Maliye Bakanlığı’nda herkesin kafasını kurcalıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
cemilcahitsaracoglu.blogspot.com